Şeriat ve Devlet Hukuku Arasında Bir Arabulucu: Ahmed el-Hamlîşî'nin Hukuk Düşüncesi ve Reformlara Katkısı


Creative Commons License

Yavuz Altintaş M.

CUMHURIYET THEOLOGY JOURNAL, cilt.27, sa.3, ss.809-825, 2023 (ESCI)

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 27 Sayı: 3
  • Basım Tarihi: 2023
  • Doi Numarası: 10.18505/cuid.1340204
  • Dergi Adı: CUMHURIYET THEOLOGY JOURNAL
  • Derginin Tarandığı İndeksler: Emerging Sources Citation Index (ESCI), Scopus, ATLA Religion Database, Central & Eastern European Academic Source (CEEAS), Index Islamicus, MLA - Modern Language Association Database, Directory of Open Access Journals
  • Sayfa Sayıları: ss.809-825
  • Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Fas Ahvâl-i Şahsiyye Kanunu üzerinde 2004 yılında yapılan reformlarla birlikte Fas Aile Kanunu

(Müdevveneh), İslam dünyasındaki en eşitlikçi kanunlardan biri olarak kabul edilmektedir. Söz konusu reformlar, Fas'ta onlarca yıldır devam eden uzun soluklu kamuoyu tartışmalarının bir ürünü olarak ortaya çıkmıştır. Ahmed el-Hamlîşî 1980'lerin başından itibaren bu tartışmalara aktif olarak katılmış ve Ahvâl-i Şahsiyye Kanunu'nun yoruma açık insan yapımı bir kanun olduğunu ve revizyonunun ictihad yoluyla yapılması gerektiğini savunmuştur. Kral 6. Muhammed tahta çıktıktan kısa bir süre sonra, 2001 yılında, Fas Ahvâl-i Şahsiyye Kanunu'nda reform yapmak üzere Kraliyet Danışma Komisyonu'nu oluşturdu. Kral 6. Muhammed komisyonu, Şeriat'ın temel hedeflerini (makâsıdü'ş-Şeria) gözeterek ve aynı zamanda ictihad yoluyla zamanın ve toplumun ihtiyaçlarına cevap vererek Ahvâl-i Şahsiyye Kanunu’nda önemli değişiklikler yapmakla görevlendirdi. Bununla birlikte, komisyon üyelerini kamu yararını göz önünde bulundurmaya ve önerilen her türlü değişiklikte uzlaşma ve ılımlılık için çaba göstermeye teşvik etti. Komisyon üyeleri önerilen değişiklikler üzerinde yaklaşık iki buçuk yıl çalıştı ancak birçok konuda uzlaşmaya varamadı. Bu bağlamda, üyelerin komisyon içinde oluşan iki ana gruptan reformist ve gelenekçilerden birine, az ya da çok, meylettiği söylenebilir. Ahmed el-Hamlîşî, Kraliyet Danışma Komisyonu'nun üyelerinden biriydi. Komisyon üyeleri arasında reformist grubun değişiklik tekliflerini destekleyen ama aynı zamanda bunu gelenekçilerin benimsediği dili kullanarak yapan etkili ve önemli bir isim oldu. Nitekim, el-Hamlîşî İslam hukuku çerçevesi içinde kalan eleştirel ama ılımlı görüşleriyle aile hukukunun reformunu talep eden gruplar için bir referans noktası haline geldi. Bu çalışmada, Ahmed el-Hamlîşî’nin fıkhi temellendirme ve delillendirme açısından Fas 2004 aile hukuku reformlarının arkasındaki isim olduğu savunulmaktadır. Veri analizi yönteminin uygulandığı bu çalışmada, öncelikli olarak Hamlîşî'nin eserleri, çeşitli mecralardaki mülakatları ve konuşmaları kullanılmıştır. Hamlîşî’nin anlayışındaki farklılık ve benzerlikleri ortaya çıkarmak için literatüre başvurulmuş ve benzer görüşlerle karşılaştırmalar yapılmıştır. Fas Ahvâl-i Şahsiyye Kanunu’nun reformuna dair kısa bir arka plan açıklamasının ardından bu makale, Hamlîşî'nin metin ve bağlam arasındaki arabulucu rolünü, aile hukuku reformları tartışmasındaki yerini ve dolayısıyla Şeriat-devlet ilişkileri konusundaki duruşunu incelemektedir. Daha sonra, ictihad kapısının kapanması meselesi, müctehid olabilmenin şartları, müctehidin nitelikleri ve Kraliyet Danışma Komisyonu tarafından uygulandığı şekliyle kolektif ictihad türü (cemâʿî ictihad) hakkındaki görüşlerine atıfla Hamlîşî’nin ictihad anlayışına odaklanılmaktadır. Son olarak, Hamlîşî'nin akıl yürütme yöntemi ve ortaya koyduğu gerekçeler aile hukuku ile ilgili meseleler örnekliğinde gösterilmektedir.

With the 2004 reforms on the Moroccan Personal Status Law, the Moroccan Family Code

(Mudawwanah) is considered one of the most egalitarian codes in the Muslim World. The reforms was a product of long-lasting public debates for decades in Morocco. Amad al-Khamlīshī has been actively involved in the debate since the beginning of the 1980s and explained that the Personal Status Law is man-made law open to interpretation, revision of which should be undertaken through ijtihād. Shortly after ascending to the throne, in 2001, the King Mohammed VI appointed the Royal Advisory Commission in charge to reform the Moroccan Personal Status Code. The King charged the commission for making a substantial change in the Code by respecting the main objectives of Sharia (maqāsid al-Sharia) and also responding to the necessities of the time and society by means of exercising ijtihād. He encouraged members of the commission to consider the public interest and to strive for consensus and moderation in any proposed changes. The commission worked for around two and a half years on the proposed changes, but could not reach a consensus on many issues. Everyone on the commission has, more or less, had some leaning towards either of the two main groups, namely, the reformists and traditionalists. Amad al-Khamlīshī was one of the members of the Royal Advisory Commission. He was a person who shared views of the reformist group, but also used the language of the traditionalists. He became a reference point for reformist groups with his critical but moderate views that remain within the Islamic legal framework. In this paper, I argue that al-Khamlīshī was the mastermind behind the reforms of 2004. By applying data analysis method, this study primarly uses al-Khamlīshī’s writings, his interviews and speeches. To reveal the difference and similarities of his understanding, the literature was consulted and comparisons were made. Following a brief background, this paper will discuss al-Khamlīshī’s mediating role between text and context, his influence on the debate of family law reforms, and thus his stance on Sharia-state relations. This paper will then focus on his understanding of ijtihād with reference to his views on the concept of the closure of the gate of ijtihād, qualifications of mujtahid (one who is capable to deduce legal rulings from the revealed texts), and his suggestion on collective type of ijtihād (ijtihād jamā’iʻ); as it was exercised by the Advisory Commission. Al- Khamlīshī’s methods of legal reasoning will be examined with regard to family law.