RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi, sa.25, ss.928-953, 2021 (Hakemli Dergi)
Günümüzde göçmen kökenli iki dilli çocuklar üzerinde genellikle psikodilbilimsel alanda yapılan
araştırmalar bu çocukların her iki dilde de dil gelişimlerine odaklanmaktadır. Bunun yanında, göç
ortamında gelişen iki dilliliğin doğal bir sonucu olarak ortaya çıkan kültürel ve etnikdilsel kimlik gibi
kavramlara ilişkin sosyodilbilimsel alandaki çalışmalar daha çok yetişkin göçmenler üzerinde
yürütülmektedir. Bu alanda çocuklar ve gençler üzerinde araştırma yapmayı kolaylaştıran güncel dil
biyografisi yöntemlerinden biri de dil portresidir (Gogolin ve Neumann, 1991; Krumm, 2001). Dil
portresi yapımı dil, duygu ve beden arasında ilişki kurmayı (Busch, 2010b) ve her yaştan çocuğun
kendi "dil evrenini" daha kolay bir biçimde betimlemesini sağlayan (Krumm, 2008) bir yöntemdir.
Bu çalışmanın amacı Fransa’da yaşayan iki dilli Türk çocukları ve gençlerinin dil dağarcıklarında
bulunan dillerle olan ilişkilerini, kültürel aidiyetlerini ve etnikdilsel kimliklerine yönelik algılarını
daha iyi anlamaktır. Çalışma kapsamında Fransa’da özel bir eğitim kurumunda ortaöğretim ve lise
düzeyinde eğitim gören, düzenli olarak Türkçe derslerine katılan ve yaşları 11-18 arasında olan
Türkçe-Fransızca iki dilli 87 Türk öğrenciyle dil portresi gerçekleştirilerek veri toplanmıştır. İnceleme
sonuçları söz konusu çocuk ve gençlerin dil dağarcığında Türkçe ve Fransızca dışında çeşitli diller
olduğunu; Türkçeye genellikle sevgi, aşk, gurur gibi olumlu duygular atfedilirken Fransızcanın
duygusal karşılığının daha zayıf olduğunu, hatta bazı öğrenciler için olumsuz duyguları
çağrıştırdığını; öğrencilerin çoğu Türkçeyi, dildeki yetkinliklerinden bağımsız olarak ana dili olarak
tanımlarken Fransızcayı daha yetkin oldukları dil olarak tanımladıklarını; Fransızca ve Fransız
kültürüne oranla, Türkçeyi ve Türk kültürünü kültürel ve etnikdilsel kimliklerinin bir parçası olarak
gören öğrencilerin çoğunlukta olduğunu göstermektedir.
Current psycholinguistic research on bilingual children with immigrant background focuses on their
development in both languages. In addition, sociolinguistic studies on cultural and ethnolinguistic
identity are mostly carried out on adult migrants. Language portrait is one of the current language
biography methods that facilitates research on children and young people in this field (Gogolin &
Neumann, 1991; Krumm, 2001). It provides to establish a relationship between language, emotion
and body (Busch, 2010b) and enables children of all ages to describe their "language universe" more
easily (Krumm, 2008). The aim of this study is to better understand the relations of bilingual Turkish
children and youth living in France with the languages in their repertoire, their cultural belongings
and their perceptions on their ethnolinguistic identities. Data were collected by carrying out a
language portrait with 87 Turkish-French bilingual students aged 11-18, attending a private
educational institution in France and having Turkish lessons. Results indicate that the linguistic
repertoire of the participants includes various languages other than Turkish and French; while
positive emotions such as love, passion and pride are generally attributed to Turkish, the emotional
equivalent of French is weaker and even evokes negative emotions for some students; while most of
the students define Turkish as their mother tongue regardless of their proficiency, they define French
as the language they are more proficient in; compared to French and French culture, results show
that students who consider Turkish and Turkish culture as a part of their cultural and ethnolinguistic
identity are in majority.