Türkiye Adalet Akademisi Dergisi, no.59, pp.51-90, 2024 (Peer-Reviewed Journal)
According to Article 153 of the Constitution, if the Constitutional Court annuls provisions of a
law, presidential decree, or the rules of procedure of the Grand National Assembly of Turkiye, the
annulled provisions cease to be effective upon the publication of the annulment decision in the
Official Gazette. The mentioned article grants the Court the authority to determine, if necessary,
the date on which the annulled decision will come into effect, not exceeding one year from the
date of publication of the annulment decision. Upon examination of the annulment decisions of the Court, it has been observed that in approximately half of the annulment decisions, the Court
has additionally determined the date on which the annulment decision will come into effect.
The Court tends to use this authority more intensively in its decisions regarding Presidential
Decrees. However, almost all of these decisions are those where the annulled Presidential Decree
provision was annulled on the grounds of lack of authority regarding the subject matter. In other
words, the Court annulled them on the grounds that the President has not have the authority to
regulate the annulled issue. This exceptional situation highlights the difference in application from
practices regarding laws concerning the suspension of the effectiveness of annulment decisions. In
this study, the general rule of deferring the effectiveness of annulment decisions will be analyzed,
followed by a discussion of the applicability of the deferral institution in annulment decisions
regarding Presidential Decrees.
Anayasa’nın 153. maddesine göre Anayasa Mahkemesi; Kanun, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi
veya Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü hükümlerini iptal etmesi halinde, iptal kararının
Resmî Gazete’de yayımlanmasıyla iptal edilen hükümler yürürlükten kalkar. Anılan maddenin
devamında Mahkemeye, gereken hallerde iptal hükmünün yürürlüğe gireceği tarihi iptal kararının
yayımlandığı tarihten itibaren bir yılı geçmemek üzere ayrıca kararlaştırabilme yetkisi verilmiştir.
Mahkeme’nin iptal kararları incelendiğinde iptal kararlarının yaklaşık yarısında iptal kararının
yürürlüğe gireceği tarihi ayrıca kararlaştırdığı/ertelediği görülmüştür. Mahkeme bu yetkisini
Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerine dair vermiş olduğu kararlarda daha yoğun kullanmaktadır. Ancak
bu kararların hemen hepsi iptal edilen Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi kuralının konu bakımından
yetkisizlik gerekçesiyle iptal edildiği kararlardır. Başka bir ifadeyle Mahkeme, Cumhurbaşkanının
iptal edilen konuda düzenleme yetkisi olmadığı gerekçesiyle iptal etmiştir. Bu ayrıksı durum, iptal
kararlarının yürürlüğe girişinin ertelenmesine dair kanunlara ilişkin uygulamalardan farkını ortaya
koymaktadır. Bu çalışmada genel olarak iptal kararlarının yürürlüğünün ertelenmesi kuralı tahlil
edilecek, ardından Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerine dair verilen iptal kararlarında erteleme
kurumunun uygulanabilirliği tartışılacaktır.