Ayazmend de Bir Müslim ve Gayrimüslimin Kurduğu Ortak Vakıf


Creative Commons License

Alkan M.

Türk Yurdu, cilt.23, sa.26, ss.53-59, 2006 (Hakemli Dergi)

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 23 Sayı: 26
  • Basım Tarihi: 2006
  • Dergi Adı: Türk Yurdu
  • Derginin Tarandığı İndeksler: Other Indexes
  • Sayfa Sayıları: ss.53-59
  • Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Adresli: Hayır

Özet

Osmanlılar, “ma‘siyet (âsîlik) olmamak” şartıyla, gayrimüslimlerin vakıf kurmalarına izin vermiştir. Bir gayrimüslim kendi mülkünü kilise, manastır veya havra için vakfedebilirdi, fakat vakfını bu kurumların adına “bir tüzel kişilik” olarak kaydettiremezdi. Bu tür vakıfların geçerli olabilmesi için aranan temel şart, gelirlerin kilise, manastır veya havra fukarâsına harcanmasıdır. Gayrimüslim unsurlar da kilise, manastır veya havra “fukarâsı giderleri” şartıyla, söz konusu kurumların ihtiyaçlarını yine vakıflar yoluyla karşılamışlardır. Osmanlı Devleti, kendi hâkimiyetinden önce tesis edilmiş olan kilise, manastır ve havra gibi cemaat kurumlarının varlığını, kendi hukuk kuralları çerçevesinde kabul etmiştir. Bu durum hem patriklik ve metropolitlik beratlarında hem de kadılara gönderilen emirlerde; kiliselerine müteallik bağ ve bahçe ve çiftliklerine ve kadîmden temlik olunup vakıf olan tarla ve çayırlarına ve panayırlarına ve değirmenlerine ve bunun emsâli büyût ve dekâkin ve sâir, kiliselerine vakıf olan eşyalarına ve davarlarına âherden müdahale olunmayıp kadîmden olageldiği vech üzere zapt ve tasarruf olunacağı” hükmünde olduğu gibi ifade edilmiştir.